Baraj Nedir?

Tu-Kiang dam

Baraj Nedir?
Baraj bir akarsu vadisini kapatıp arkasında su biriktiren, biriken suyun enerji üretimi, içme suyu, tarım alanlarını sulama gibi birçok alanda kullanılması amacıyla yapılmış bir tesistir. Çok eski zamanlardan beri kullanılan barajlar günümüzde de gelişen yapılarıyla birlikte önemini korumaktadır. İnsanlığın her alanda su ihtiyacını karşılayan bu yapılar, bir ülkede enerji üretiminin de en ucuz ve doğal yoludur.

Kemer ve payandalı olarak beton, toprak veya kaya dolgulardan yapılan barajların yüksekliği birkaç yüz metre olabilir. Oluşturduğu setin arkasında biriktirdiği suların binlerce hektara ulaşabildiği barajların boyu ise kilometrelerce uzunlukta olabilir.

Baraj, eski zamanlardan beri insanlığın su ihtiyacını karşılamak ve tarımsal alanların sulanması amacıyla inşa edilen su yapılarıdır. Günümüzün modern barajları stratejik öneme sahiplerdir.

Barajlar
? Enerji üretiminde gelişmekte olan ülkelerde büyük pay sahibidirler.
? Ülkenin tarımsal hayatı için büyük önem taşırlar.
? Taşkın önleme amacıyla inşa edildiklerinden, yıkılmaları halinde büyük alanlarda su baskınları yaşanmaktadır.
Bir ülkenin enerji üretiminin en doğal ve en ucuz yoludur. Hidroelektrik enerji üreten barajlar, diğer enerji üretim türlerine göre daha çevrecilerdir. Yalnız son zamanlarda büyük barajların inşaları durdurulmuştur. Alansal olarak çok büyük barajlar, bulunduğu bölgenin iklimini değiştirmekte ve ekolojik dengeyi değiştirmektedirler.

Bunu da oku :  Bir Hidroelektrik Santralinin Temel Bileşenleri

Özellikle bol yağış alan yerlerde taşkın önleme amacıyla bağlamalar, barajlar ve göletler inşa edilmektedir.

Tarımsal arazilerin sulanması için büyük önem taşırlar. Barajlardan arazilere açılan kanallarla su taşınır.

Tarihi
Dünyadaki ilk barajın MÖ 4000’li yıllarda Mısır’da Nil Nehri üzerinde yapıldığı değerlendirilmektedir. 12 m yükseklik, 110 m uzunluğa sahip barajdan içme ve sulama suyu temin edilmekteydi. MÖ 2950-2750 arasında Nil Üzerinde Sadd-el Kafara barajı yapılmıştır. MÖ 200 yıllarında Çin’de hâlen kullanılmakta olan Tu-Kiang barajı inşa edilmiştir. Seylan ve Hindistan’da 2000 yıl evvel yapılmış barajlar bulunur. İlk kargir baraj Urartular’ın Van tepelerinde 2700 yıl önce yaptığı Turna (Keşiş–Rusa) Gölü’dür.

Barajların yapım amacı
Barajlar aşağıdaki amaçların bir veya birkaçı için yapılır.
? İçme ve kullanma suyu temini
? Sanayi suyu kullanımı
? Sulama suyu
? Hidroelektrik üretimi
? Su ürünleri üretimi
? Mesire alanı oluşturma

Barajların çevresel etkileri
Barajlar ve HES’lerin yerel ve bölgesel etkileri şunlardır:
Türlerin ve doğal yaşam alanlarının yok olması: Barajlar akarsuların doğal yapısını ve akışını değiştirir. Canlıların habitatlarının bozulmasına türlerinin yok olmasına neden olabilmektedir.
Deltaların gerilemesi: Deltanın uç kısımlarına ulaşıp, deltanın genişlemesine katkı yapacak tortular baraj içinde kalır. İlerleyemeyen delta, dalga aşındırması ile kıyı gerilemeye başlar. Denize ulaşması gereken besin miktarı baraj nedeniyle azalır.
Doğal göllerin ve yeraltı sularının zayıflaması: Suyun yetersiz olduğu alanlardaki barajlar mevcut suları havzanın yüksek kısımlarında tutar. Havzanın alçak kısımlarında yeraltı suları ve göller zarar görür. Aral Gölü ve Urmiye Gölü’nün kurumasının temel nedeni budur. Türkiye son kırk yılda sulak alanlarının yarısını kaybetmiştir.
Ekonomik verimsizlik: Barajlar bazen beklenenden pahalıya mal olur ve tamamlandıktan sonra beklenen gelir elde edilemez. Baraj altında kalan verimli ova toprakları geri dönüşümsüz olarak kaybedilir. Barajdan sonra akarsu boyunca zararlar devam eder. Bu alanda balıkçılık, saz kesimi geriler.
Sosyal ve ekonomik bozulma: Baraj alanındaki insanlar başka alanlara göç etmek zorunda kalmaktadır. Yeni şartlara uymakta zorluk çekmektedir. Göç edenlere ait kırsal bilgi kaybedilmektedir. Barajlar ancak beklenen taşkınları durdurabilmekte, büyük taşkınları önleyememektedir. Barajdan sonraki sahaya taşkın olmayacağı inancıyla yerleşimler olmakta, ani bir taşkında daha fazla zarar oluşmaktadır.
Fiziki çevrenin olumsuz etkilenmesi: Akarsu akış süzeni değişmekte, baraj gölleri büyük alanları su altında bırakmakta, yeraltı suları yükselmekte, toprak tuzlanmakta ve barajdan çıkan sularda bulunan fazla milden dolaya erozyon şiddeti artmaktadır.
Canlı çevrenin etkilenmesi: Çevrenin sürekli nemli olmasından dolayı nemli ortamları seven parazitler yaygınlaşmaktadır. Parazit, sarıhumma, sıtma, ciğer trematodu gibi hastalıkları yapan canlılar çoğalmaktadır. Ortamda doğal yağış-kuraklık döngüsünden daha fazla hastalık yapıcı canlı bulunur.

Bunu da oku :  Yeraltı barajı

Yağan yağmur sularının, eriyen karların oluşturduğu akarsular sadece geçtiği yerlerdeki çevreye fayda sağlayarak sürekli akmaktadır. Ancak değişen iklim ve yağmurun yağmaması insanlar da dahil tüm doğa için tehlike demektir. İşte bu susuzluk durumu göz önünde bulundurularak suların bir yerde biriktirilmesi ve ihtiyaç halinde kullanılması amacıyla barajlar inşa edilmiştir. Biriktirilen suyun gücünden faydalanarak enerji üretilmesi barajların asıl gayesidir. Ülkelerin elektrik üretiminin en kolay ve maliyetsiz yolu barajlardır.

Yine özellikle tarım alanlarının sulanması ve şehir şebekeleri için gerekli su için barajlar hayati değer taşımaktadır. Yıkılması durumu ise çok büyük alanlara şiddetli su baskını demektir. Buna ek olarak gelişen inşaat teknolojileri günümüzde çok büyük barajların yapılmasına olanak tanımaktadır.

Büyük barajlar ise yapıldıkları alanın ekolojik dengesini bozmaktadır. Barajın çevresindeki bu iklim değişikliklerinin cevrede yaşayan tüm canlılara olumsuz etkileri nedeniyle; tüm dünya genelinde belirli bir hacmin üzerindeki barajların yapımı yasaklanmıştır.

Click to rate this post!
[Total: 2 Average: 5]
(Visited 2 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment